Uçak kazasından korkuyoruz ama her an uçağın düşmesinden daha tehlikeli Obezite sorununu görmezden geliyoruz. Veriler bu cümlede ne demek istediğimizi apaçık gözler önüne seriyor. Dünyada her yıl milyonlarca insan, yanlış besleniyor ve bu nedenle önce sağlığından oluyor sonra da canından oluyor. Bu bağlamda beslenme kaynaklı hastalıklar küresel sağlık yükünde en büyük paya sahip olmaya devam ediyor. Peki Obezite, nedir, bu kabusa bir çözüm var mı, bilimsel veriler ne diyor? Bu yazımızda küresel beslenme sorunundaki korkutan sonuçları ortaya koyduk.
Obezite ya da Hatalı Beslenme Nedir?
Son yıllarda sıklıkla duyduğumu biz hatalı beslenme rahatsızlığı olan Obezite, vücutta sağlığı tehdit edecek düzeyde aşırı yağ birikmesi durumuna denir. Yani vücudun kullanabileceğinden daha fazla kalori tüketmesi sonucu kişinin boy uzunluğunun kilogram cinsinden ağırlığına olan oranının yani vücut kitle indeksinin 30’un üzerinde olması durumudur. Obezite halk arasında ise Obezite, karın bölgesinin ve iç organlarının yağlanması şeklinde olarak da biliniyor. Obezite, kalp hastalıkları ve yüksek tansiyon, diyabet, felç ve damar tıkanıklıkları, solunum problemleri, kanser, eklem rahatsızlıkları ve psikolojik sorunlar gibi hastalıklara neden oluyor.
Obezite ve Korkutucu Rakamlar
Hatalı beslenme olarak bilinen Obezite, sadece kişisel bir sorun değil, aynı zamanda küresel çapta bir kriz haline gelmiştir. 2014-2016 yılları arasında dünya nüfusunun %10.9’u, yani 794 milyondan fazla insan yetersiz beslenirken, 2.1 milyar insan aşırı kilolu veya obez olarak tespit edilmiştir. Bunun en büyük sebebi ise aşırı kalori tüketimi ve besin değeri düşük gıdalar, diyabet ve birçok kronik hastalıklardır. Resmi kayıtlara göre her yıl; 3 milyondan fazla çocuk yetersiz beslenme nedeniyle hayatını kaybediyor. 2010 verilerine göre obezite ve aşırı kilo, 3.4 milyondan fazla insanın ölümüne neden olmuştur.
Obezite Uçak Kazalarından Daha Tehlikeli
Bu istatistikleri daha net anlamak için 2010 yılında aşırı kilo ve obezite kaynaklı 3.4 milyon ölümü, tarihin en kötü ticari havacılık kazalarıyla kıyaslayabiliriz. 1972 yılında gerçekleşen ticari havacılık kazalarındaki toplam ölümler, bu rakamın yalnızca 1.432’de 1’i kadar. 74 yıllık ticari havacılık dönemindeki tüm ölümleri topladığımızda bile, bu sayı sadece 42’de 1’i kadar. Bir yıl içinde 3.4 milyon insanın obezite nedeniyle hayatını kaybetmesi, 6.800 jumbo jetin düşmesine eşdeğer! Buna rağmen, obezite konusunda yeterli önlemler alınmıyor. Yetersiz beslenme kaynaklı ölümler ise 12.6 milyon kişiyle 35 büyük uçak kazasına denktir.
Neden Obezite ve Hatalı Beslenmeyle Mücadele Edemiyoruz?
Peki, bu kadar büyük bir küresel sorun karşısında neden hala etkili çözümler üretemiyoruz? Araştırmalara göre dört temel sebep öne çıkıyor, gelin bunları ana başlıkları ile inceleyelim.
1- Beslenme davranışlarının karmaşıklığı: Hatalı beslenme, sadece bir tercih değil; kültürel, ekonomik ve psikolojik faktörlerden doğan karmaşık bir süreçtir.
2- Eğitim eksikliği: Beslenme alanında çalışan bilim insanları, psikoloji, ekonomi, hukuk gibi disiplinlerde yeterince donanıma sahip değildir.
3- Sistemsel bakış açısı eksikliği: Beslenme sistemi, farklı parçaların nasıl etkileştiğini anlamayı gerektirir ve bu yaklaşım eksikliği etkili çözümlerin önünde engel oluşturur.
4- Sürdürülebilir beslenme politikalarının eksikliği: En iyi beslenme türü ve hedefleri belirlenirken, insan sağlığı, çevresel faktörler ve adalet gibi kavramlar yeterince dikkate alınmamaktadır.
Obezitede Çözüm Ne Olmalı?
Hatalı beslenme olarak adlandırılan Obezite ile mücadele için disiplinli bir yaklaşım önceliklidir. Sağlık, gıda, ekonomi ve politika alanında daha bütüncül çözümler geliştirilmeli ve eğitim programları bu doğrultuda revize edilmelidir. Daha sağlıklı bir gelecek için bireysel beslenme alışkanlıklarımızı gözden geçirmeli, fast food ve işlenmiş gıdalardan uzak durarak, dengeli ve doğal beslenmeye yönelmeliyiz. Küresel çapta beslenme politikaları sürdürülebilir bir şekilde geliştirilmelidir. Ayrıca metabolizmayı destekleyen takviyelerle de bunu sağlayabilirsiniz. Verilerden yola çıkararak şunu diyebilir ki; obezite asla göz ardı edilecek bir hastalık değildir. Çünkü bu bir sessiz salgın ve düşünülenden çok daha büyük bir tehdittir.
Düzenleyen: Yasin Arslan
Uzun ve Sağlıklı Yaşamın Anahtarı! Longevity Guide Nasıl Mümkün Olur?